Volvo, bilindiği gibi güvenliğe takıntılı bir marka ve bunu garanti etmenin en kesin yollarından birinin otonom sürüş teknolojisi olduğuna inanmakta. Ama bu güvenlik takıntıları nedeniyle sistemleri test etmeleri biraz zor olabiliyor. Bu nedenle otomobil üreticisi, geliştirmeyi hızlandırmak için araç sahiplerinden veri toplamak istiyor.
Plan, araç sahiplerinin Volvo’nun araçlarından gerçek zamanlı olarak veri toplamasına izin vermesini sağlamak. Volvo, gerçek yollardan büyük ölçekte gerçek zamanlı bilgi alarak, gelişmeyi önemli ölçüde hızlandırabileceğini düşünüyor.
Volvo Cars’ın otonom sürüş yazılımı kolu Zenseact CEO’su Ödgärd Andersson, “Gerçek hayattaki verilerin yardımıyla geliştirme süreçlerimizi hızlandırabilir ve yıllardan günlere kadar gidebiliriz” dedi. “Gerçek zamanlı veri toplama esnasında çok daha fazla veri üretildiğinden, güvenlik alanındaki bir sonraki gelişmeler hakkında daha iyi ve daha hızlı kararlar vermemize olanak tanıyan daha iyi ve daha kaliteli veri kümeleri oluşturabiliriz. Araçlarımızın içinde ve çevresinde güvenliği artırmak için dev bir adım atıyoruz.”
Volvo, verileri kullanarak otonom sürüş özelliklerini daha hızlı bir şekilde doğrulayabilecek ve otomobillerinde sürekli güvenlik iyileştirmeleri yapabilecek.
Veriler, sürücü girdileri gibi şeylerden değil, aynı zamanda yüksek çözünürlüklü LIDAR dizileri gibi sensörlerden de gelebilir. Tabi bu çok katılımlı veri toplamanın kullanıma sunulması hemen gerçekleşmeyecektir. Bu sensörlü veri toplama süreci, sensörlerin standart olacağı XC90’ın halefi niteliğindeki Volvo’nun bir sonraki EV’si ile başlayacak.
Volvo ve Zenseact, tüm bu bilgilerle başa çıkmak için önümüzdeki yıllarda 200 PebiByte (225 milyon gigabayt) veri içerebilen bir tesise yatırım yapıyor. Ayrıca verileri analiz etmek için yapay zeka kullanacak. Şirket, verilere hassasiyetle yaklaşmayı ve müşterilerinin hassas bilgilerini korumak için güvenlik önlemleri oluşturmayı taahhüt edecek.
Volvo Cars Ar-Ge Başkanı Mats Moberg, “Güvenlik, mirasımızın bir parçası ve şirketimizin bel kemiğidir. Ancak yazılım, günümüzün DNA’sının çok önemli bir parçasıdır” dedi. Sektör lideri Volvo Cars Kaza Araştırma Ekibinin 50 yıllık uzmanlığını geliştirmeye devam ederken, yeni, sanal bir kaza araştırma ekibi olarak yapay zekadan da yararlanabiliriz.”