Kentsel hareketliliğin geleceği söz konusu olduğunda, birçok eVTOL (elektrikli dikey kalkış ve iniş) geliştiricisi ilk olmak için yarışıyor. Vertical Aerospace, türünün teknik olarak en gelişmiş uçaklarından birini geliştirmenin yanı sıra, tüm rakiplerinden daha fazla ön siparişe sahip olduğunu iddia ediyor. Yeni bir dönüm noktasıysa, Vertical’ın doğru yolda olduğunu teyit ediyor.
Havacılık pazarının 1 trilyon dolar olarak tahmin edilmesiyle, yakın gelecekte lider olmak isteyen yeni mobilite şirketleri için risklerin yüksek olması şaşırtıcı değil. Vertical Aerospace, eVTOL endüstrisindeki en büyük ön sipariş miktarı olan 5 milyar doları aşan 1.350 hava aracı diğerlerinin önünde görünüyor. Bu uçaklar, American Airlines, Virgin Atlantic, Bristow, Iberojet ve Japan Airlines (JAL) dahil olmak üzere dünyanın her yerinden müşteriler tarafından işletilecek.
Vertical’ın avantajlarından biri de Rolls-Royce, Honeywell, Microsoft, GKN ve American Airlines gibi “sektör lideri ortaklardan oluşan bir ekosistem” olarak adlandırdığı konsept. Son zamanlarda şirket ayrıca Mudrick Capital liderliğinde 205 milyon dolarlık ek bir fon da sağladı. Son zamanlardaki bir diğer başarı da Heathrow Havalimanı ile stratejik bir ortaklığın başlatılmasıydı. İkili, havaalanı altyapısı ve çevredeki topluluklar üzerindeki potansiyel etkiden düzenleyici değişikliklere kadar gelecekteki eVTOL operasyonları için tüm gereksinimler üzerinde çalışıyor.
Şirket kısa süre önce amiral gemisi uçağı VA-X4’ün ilk tam ölçekli modelini tanıttı. Sıfır emisyonlu, gürültüsüz ve normal taksilere benzer bir maliyetle dört yolcu taşımak üzere tasarlanan bu eVTOL, performansı düşürmeden önemli çevresel faydalar sağlayabilir.
Rolls-Royce ile işbirliği içinde geliştirilen yüksek performanslı bir güç aktarma organı ve F-35B’ninkine (ünlü savaş uçağının dikey olarak inip kalkabilen versiyonu) eşdeğer aviyonikler, VA-X4’ün bir üst düzey hava taksi olmasına yol açıyor. Etkileyici 320 km/s hızı sayesinde, Heathrow’dan Londra’ya sadece 12 dakikada ulaşmayı hedefliyor.
Vertical’ın New York Menkul Kıymetler Borsası’nda resmi olarak listelenmesi, şirketin başarısını doğrulayan bir başka kilometre taşıdır. Bir sonraki adım, 2024 yılına kadar Avrupa Birliği Havacılık Güvenliği Otoritesinden (EASA) sertifika almak ve ardından 2020’lerin ortalarında ilk ticari operasyonlara başlamak.