Audi, gelecekteki seri üretim otomobillerine bir bakış sağlayan ve markanın “deneyim aygıtları” olarak adlandırdığı otonom sürüş işlevlerine sahip üç konsept serisinin ilki olan Skysphere Concept’i tanıttı.
Skysphere, bir düğmeye dokunarak otonom ve konforlu bir grand tourer’dan performans odaklı lüks bir spor otomobile dönüşme yeteneğine, uzayıp kısalan bir aks mesafesine sahip, etkileyici görünümlü iki koltuklu bir elektrikli roadster’dır.
Skysphere, Gael Buzyn ve ekibi tarafından Audi’nin Malibu’daki Tasarım Stüdyosunda tasarlandı. Boyutları, karakteri ve arkadan menteşeli kapıları, 1930’lardaki Horch 853 roadster’dan ilham alırken, genel tasarım fütüristtir ve gelecekteki üretim araçlarına entegre edilecek unsurlar sunar.
Uzun motor kaputunun kenarındaki tek çerçeveli ızgara, benzersiz aydınlatma şeritleri yaratan sayısız LED ile çıkıntılı, aydınlatılmış ve tamamen kaplanmış bir panele dönüştürülmüş. Profil, kaslı çamurluklara vurgu yapılarak yoğun bir şekilde şekillendirilmiştir. Eğimli ön cam ve koltuk başlıklarının arkasındaki koruyucu kavisler, yumuşak bir tavanla kapatılabilen küçük bir açık alan sağlar.
Aerodinamik olarak tasarlanmış 23 inç jantlar, geçmişin tel kollu jantlarından ilham alıyor ve ancak aynı zamanda rejeneratif fren sistemi için yeterli soğutma sağlıyor. Son olarak, arka taraf bagaj alanını gizleyen camla kaplanırken, aşağıdaki içbükey alandaki çok sayıda LED ünitesi ön kısma gönderme yapıyor.
En havalı özellik ise kesinlikle çamurluk ve kaput gibi gövde panelleriyle hareket eden, uzayıp kısalabilen aks mesafesi. Bu hareketlilik aks mesafesinin 250 mm büyümesine, farklı bir deyişle açıklığın RS 5’ten bir A8 L’ninkine kadar büyümesine olanak tanır. Tekerlekler arasındaki mesafenin değiştirilmesi yalnızca boyutları değil, daha önemlisi sürüşü de etkiler.
Bu sayede, Skysphere, 4,94 m(Spor modu) ila 5,19 m (GT modu) arasında değişen uzunluğa sahiptir. Etkileyici genişliği tam 2 metre olup yüksekliği de 1,23 metredir.
Konsept, arka aksta 624 hp (465 kW) güç ve 750 Nm tork üreten tek bir elektrikli motordan güç alıyor. Bu sayede otomobile 4 saniyede 0-100 km/sa hızlanması sağlandığı söyleniyor.
Een az 80 kWh kapasiteye sahip batarya, kabinin arkasında yer alırken, koltuklar arasındaki orta tünele ek modüller eklenebilmekte ve elektrik menzili WLTP standartlarında 500 km’nin üzerine çıkabilmektedir. Aracın brüt ağırlığıysa yüzde 60’ı arka aksta konumlanacak şekilde yaklaşık 1.800 kg olarak belirtilmiş.
Skysphere, Audi’nin ön ve arkada çift salıncaklı geometriye sahip, aracı 10 mm alçaltabilen ve yol tutuş özelliklerini değiştirebilen üç odalı uyarlanabilir havalı süspansiyonun en son sürümünü kullanıyor. Aynı zamanda arka akstan yönlendirme sistemi de bulunuyor.
Otonom fonksiyonlara ve genişletilebilir bir aks mesafesine sahip bir konsept otomobilden bekleyeceğiniz gibi, Skysphere’in içi iki farklı konfigürasyona sahip. Uzun dingil mesafeli otonom GT modunda, tüm gösterge panelini kaplayan 1.415 mm’lik geniş bilgi-eğlence ekranı faal olurken direksiyon simidi veya pedala yer verilmiyor. Bu esnada yolcular internete erişebilir, video konferanslara katılabilir veya film izleyebilir. Birinci sınıf ses sistemin gizli hoparlörleri bulundururken, dokunmaya duyarlı yüzeyler aracılığıyla tüm işlevlere sahip fiziksel düğmeler yoktur.
Kısa aks mesafeli Spor modunda direksiyon ve pedallar, gösterge panelinin bir kısmı orta konsolla birlikte sürücüye doğru hareket ederek bir kokpit oluşturarak görünür hale gelir. İç tasarım, konforlu koltuklar, mikrofiber kumaş ve sentetik deriden sürdürülebilir döşeme ve ayrıca okaliptüs ahşabı ile Art Deco’dan ilham almıştır.
Peki bu konsept üretim aşamasına gelebilir mi? Cevap ne yazık ki hayır, en azından şimdilik. Audi’nin sözcüsü bu soru sorulduğunda, “Asla asla dememek lazım, ama şimdilik sadece otomobilin iki farklı karakterini görselleştirmek için bir konsept” dedi.
Yine de Audi’ye göre Skysphere sadece bir tasarım çalışması değil, bize neyin mümkün olduğunu gösteren bir konsept otomobil. Genişletilebilir aks mesafesi, güvenlik yönetmeliklerine uymak için yıllarca geliştirilmeyi gerektirse de, otomobilin aydınlatmalı tek çerçeveli ızgarası ve kaporta kaplaması gibi birçok tasarım öğesi, Audi’nin yaklaşmakta olan üretim modelleri tarafından benimsenecek.
Skysphere’den sonra Audi, 2021’in sonundan önce gelen Grandsphere limuzini ve 2022’de bir süre sonra Urbansphere hatchback olmak üzere iki konsept otomobil daha piyasaya sürecek.