Sadece birkaç yıl içinde, tamamen elektrikli ilk tarifeli uçak sıradan bir manzara haline gelebilir. Hava taşımacılığında devrim yapmayı amaçlayan Washington merkezli şirket Eviation, elektrikli uçaklarını piyasaya sürmeye bir adım daha yaklaştı.
Geçen yıl başlayan küresel pandemi, bir sonraki aşamaya geçmeye hazır birçok yeni projeyi ortaya çıkardı. Bazıları istediği yerlere gelemedi, bazlıları da Eviation’ın Alice olarak bilinen elektrikli banliyö uçağı gibi gün yüzüne çıkmayı başardı. Son birkaç yılda bir prototip ve statik bir model piyasaya sürüldükten sonra, üretici şimdi Alice’in üretim modelini tanıttı.
Müşteri geri bildirimlerini ve test verilerini entegre ettikten sonra, Alice’in optimize edilmiş versiyonu bu yıl ilk uçuşunu gerçekleştirmeye hazır olacak. Eviation’ın başından beri altını çizdiği şeylerden biri, Alice’in halen geliştirilmekte olan “fütüristik teknolojiye” güvenmek yerine, mümkün olan en kısa sürede faaliyete geçebilecek gerçekçi bir ürün olması gerektiğiydi.
Bu da, Magnix’in diğer hava taşıtlarında kendini kanıtlamış yapılmış olan 2 adet magni650 elektrikli tahrik ünitesinin ve şu anda mevcut pil hücrelerine dayanan tek hacimli, yüksek enerji yoğunluklu Alice pil paketinin kullanılması anlamına geliyor. Honeywell’in gelişmiş kablolu uçuş sistemi, bu 9 yolcu artı 2 mürettebat kapasiteli uçağın temel teknolojisini tamamlıyor. Üretim açısından, bu zarif görünümlü elektrikli uçağı bir araya getirmek için 11 ülkeden yenilikçi bileşenler kullanıldı.
220 knot seyir hızında, 440 deniz mili menzile ve 1.134 kg yük taşıma kapasitesine sahip bu alternatif yolcu uçağı, sıfır emisyonlu kısa mesafeli düzenli uçuşlar için ideal olacak şekilde tasarlanmış. Ayrıca, daha düşük gürültü ve titreşim seviyelerinin ek avantajı da var, ki bu da sık sık yolculuk yapmak zorunda olanlar için uçuşu daha keyifli hale getirecektir. Ayrıca üretici, elektrikli uçaklarının standart uçaklara kıyasla çok daha düşük maliyetlerle geldiğini iddia ediyor.
Alice için sırada ne var? Bu yılın sonlarına doğru ilk uçuşunu gerçekleştirerek, ABD Federal Havacılık Otoritesi (FAA) ve Avrupa Birliği Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA) tarafından sertifika alma yolunda ilerliyor. Bu gerçekleştiğinde, 2024’te ABD ve Avrupa’da uçmaya başlayabilir.
